31 Ocak 2011 Pazartesi

Adalar pazarı

Organik pazar kadar güzel olmasa da bütün sebze alışverişimi adalar pazarından yapmaya başladım. Bir de peynirci var çift sarılı pek bir taze yumurtaları oluyor. Kışın çok daha az pazarcı geliyor tabi, müşteri de az. Böyle olunca alışveriş yapmak da çok kolay ve sakin bir iş haline geliyor. Şimdi ıspanaklar taze, kerevizler mis gibi. Balkabakları pek güzel değil ama ağzımı fazla açmayım balkabakçı amca pek tekin birine benzemiyor çünkü :)

11 Ocak 2011 Salı

3-2-1 Shortbread

Günlerden bir gün, İngiltere'de mükemmel bir shortbread yediğimden beri, shortbread ile aramızda bir aşk ve nefret ilişkisi oldu. Sayısız tarif denedim. Asla memnun kalmadım.

Shortbread denilen çok basit bir kurabiye aslında. Buram buram tereyağı kokan, ağızda dağılan, çayla yemesi çok keyifli, kokusu bile yeter bir şey. Bu kadar bağımlılık yapacağını bilsem, İngiltere'den fabrikayı boşaltıp gelirdim. Ne yazık ki o zaman bu kadar önemsememiştim shortbreadi. Marketlerde satılan türlü shortbreadleri yedim, Walkers'ın bütün çeşitlerini tek tek denedim. Yine tatmin olmadım, kendim çeşitli tarifler denemeye başladım.

9 Ocak 2011 Pazar

Balkabaklı Kek



Havuçlu kek havasında ama ondan bin kat güzel bir kek oldu bu. Yemeğe doyamadık, biter bitmez bir posta daha yaptım ama bu sefer bir kaç dakika fazla kalmış fırında (unutulmuş demek daha doğru) biraz kuru olmuştu.
Kek kalıbını İkea'dan almıştım, gerçekten çok uygun oldu bu keke. Çok girintili çıkıntılı olduğu için kenarları bol kıtırlı ama içi yumuşak ve sulu oldu. Büyük kek annem, küçüğü de Öykücan :)
Çayla yemesi pek keyifli, çok hafif, çok lezzetli. Şiddetle tavsiye ediyorum.